2022 VENEDİK BİENALİ HAKKINDA BİLMEMİZ GEREKENLER

Nihayet başladı. Parçası olmaya can attığımız bienal geri döndü. Eğer nereden başlayacağınızı bilmiyorsanız, bilmeniz gerekenleri, tüm ayrıntılarıyla sizin için bir araya getirdik. Lütfen, bu yazıyı tek sayfalık bir rehber gibi düşünerek okuyun.

Ne zaman?

2022 Venice Bienali Giardini ve Arsenale’de 23 Nisan-27 Kasım tarihleri arasında gerçekleşiyor.

Nerede?

Arsenale

Arsenale, sanayileşme öncesi Venedik şehrinin en büyük üretim merkeziydi. Burada mesai yapan işçilerin sayısı 2000’i buluyordu. Şehrin ekonomik, politik ve askeri gücünün simgesiydi.

Arsenale binası şu anda Arnavutluk, Arjantin, Çin, Hırvatistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Filipinler, Gürcistan, Endonezya, İrlanda, İtalya, Kosova, Latvia, Makedonya, Malta, Meksika, Yeni Zelanda, Peru, Singapur, Slovenya, Güney Afrika, Tunus ve Türkiye’nin ulusal pavyonlarına ev sahipliği yapıyor.

Giardini

Giardini’de bulunan tarihi Santral Pavyon 2009’da çok amaçlı ve çok yönlü bir yapıya dönüştü. Giardini, sürekli olarak etkinliklerin düzenlendiği bir merkez ve bahçede yer alan diğer pavyonlar için de bir sembol artık. Yapının iç mekanlarını tasarlayan sanatçılar arasında Massimo Bartolini (eğitim alanı “Sala F”), Rirkrit Tiravanija (kitapçı) ve Tobias Rehberger (kafe) bulunuyor.

Giardini, 29 ülkenin pavyonuna ev sahipliği yapıyor. Bazıları dünyaca ünlü mimarlar tarafından tasarlandı. Bunlar arasında Josef Hoffmann’ın Avusturya Pavyonu, Gerrit Thomas Rietveld’in Hollanda Pavyonu ve Alvar Aalto’nun ikizkenar yamuk şeklinde tasarladığı prefabrik Finlandiya Pavyonu var.

ASAC at VEGA – Cygnus

ASAC Çağdaş Sanat Tarihi Arşivleri, başlangıcından bugüne Venedik Bienali ile ilgili tüm kayıtların tutulduğu; değerli varlıkların en geniş koleksiyonu.

Teatro alle Tese

Arsenalin anıtsal alanının göbeğinde yer alan Tese Cinquecentesche (16.yy’da yelkenlerin gerildiği antrepolar) geniş kemerle birbirine bağlanan dört binadan oluşuyor.

Burada bulunan Teatro alle Tese ise tiyatro ve müzik prodüksiyonları için tasarlanmış esnek bir alan.

Sala Darsena

Bir zamanlar Pala Galileo olarak bilinen bugünkü Sala Darsena, 1950’lerdeki genişleme sırasında Palazzo del Cinema’nın bitişiğindeki açık hava Arena’nın temeli olarak inşa edildi.

2014 yılında Sala Darsena, Sala Grande gibi bir film gösterim salonuna dönüştürülmek amacıyla Bienal tarafından kayda değer bir renovasyondan geçti.

Sala Grande

Tarihi Sala Grande öncelikle 1950’lerde bir dizi dönüşüm geçirdi, ardından 1995 yılında ve son olarak da 2011’de son aşamaya girdi. Sala Grande, renove edilirken 1937 tarihinde inşa edilen binada ilk kullanılan formlardan ilham alınarak çağdaş bir tonda yorumlandı. Bu detaylara duvarlar boyunca uzanan ahşap paneller, Luigi Quagliata’nın özgün tasarımından esinlenen ve özel tasarım bir kumaşla döşenmiş yeni koltuklar da dahil.

Biennale Library

2009’dan beri Giardini’deki pavyonun ayrılmaz bir parçası olan Bienal Kütüphanesi, konferanslar ve atölye çalışmaları için de kullanılan bir okuma odası.

Sale d’Armi

Bienalde kullanılan Arsenale alanının kalbinde yer alan Kuzey ve Güney Cephanelik blokları iki katlı görkemli binalardan oluşuyor. Sale d’Armi’nin ilk yapılışı 1460’lara uzanıyor.

Ca’ Giustinian

San Marco Meydanına bakan Venedik Bienali ana ofisi, Venedik geç gotik stilinin en iyi temsilcilerinden kabul edilen tarihi bir sarayda konumlanıyor.

Who? 

Venedik Bienali Sanat Yönetmeni Cecilia Alemani çağdaş sanatçılar için çok sayıda sergi düzenlemiş bir isim. 2017 Biennale Arte kapsamında İtalyan Pavyonunun küratörlüğünü üstlenmişti ve halen New York’taki kent parkının halk sanatı programı High Line Art’ın direktörü ve baş küratörü olarak görev yapmakta.

“Bu görevi üstlenen ilk İtalyan kadın olarak; niyetim vizyonlarını ve toplumumuzu yansıtan özgün projeler yaratmaları için sanatçılara söz hakkı tanımak.”
Küratör
Cecilia Alemani

Ana Sergi:

Sürrealizme odaklanan ve kadın sanatçılara eşi benzeri görülmemiş bir vurgu yapan serginin başlığı “The Milk of Dreams” (Rüyaların Sütü). Adını Leonora Carrington’ın yazdığı kitaptan alan sergi, bedenin metamorfozları ve insanlığın tanımları aracılığıyla izleyicileri hayali bir yolculuğa çıkarıyor.

The Milk of Dreams sergisi üç ana temaya odaklanıyor:

  • Bedenlerin temsili ve metamorfozları
  • Bireyler ve teknolojiler arasındaki ilişki
  • Bedenlerle Dünya arasındaki bağlantı

Bienalin yönelttiği bazı sorular:

  • İnsanın tanımı nasıl değişiyor?
  • Yaşamı/hayatı oluşturan nedir ve bitkinin hayvandan ne farkı vardır, insanı insan olmayandan ayıran nedir?
  • Gezegenimize, diğer insanlara ve başka yaşam formlarına karşı sorumluluklarımız neler?
  • Biz olmasak hayat neye benzerdi?

Notlar:

  • Rusya Federasyonu Pavyonu yetkilileri görevlerinden istifa ettiğinden ülke olarak 59. Uluslararası Sanat Sergisi Ne katılmayacak.
  • Venedik Bienali, Rusya’ya karşı özgürlüğü savunmaya devam edenlere kapılarını kapatmayacak. Savaşa karşı duranlar Venedik Bienali’nde yer alacak.