GUCCI’DE MICHELE ÇAĞI’NIN SONU
Androjen görünümleri, iş birliği yaptığı ünlü isimler ve nerede görsek tanıyacağımız cesur stiliyle Gucci’ye imzasını atan kreatif direktör Alessandro Michele markaya veda etti.
Kasım ayı global moda sahnesinde büyük değişimlere tanıklık ediyor. Raf Simons’un kendi adını verdiği markasını 27 senenin ardından kapatma kararı alması, Balenciaga’nın twitter hesabını ani bir kararla kaldırması, Tom Ford’un marka haklarını Estée Lauder’e rekor bir fiyata satması manşetlerini Alessandro Michele’nin Gucci’yle yollarını ayırması haberi izledi.
2015 yılının Şubat ayında bir önceki kreatif direktör Frida Giannini’nin koltuğunu devralan Michele, bu görevinden önce Gucci bünyesindeki aksesuar ve mücevherlerin yanı sıra, Kering’e ait olan ünlü porselen markası Richard Ginori’nin tasarımlarını yönetiyordu. Kering Grubu bünyesinde geçirdiği sürede Tom Ford ve Frida Giannini’yle çalışma fırsatı bulan Michele, cesur olduğu kadar renkleri ve sınırları zorlayan bir tasarım anlayışını öne çıkarmayı da başarmıştı. Sekiz senedir sürdürdüğü Gucci kreatif direktörlüğü görevinde yarattığı androjen stil kadar marka yüzü haline getirdiği Jared Leto, Harry Styles ve Billie Eilish gibi isimler sayesinde de Gucci’nin girdiği her ortamı bir sahne şovuna dönüştürmesine öncülük etti.
İkiz gibi giyinerek poz veren Michele ve Leto ikilisi kırmızı halıda sansasyon yaratırken, bu sezon defilesinde onlarca gerçek ikiz kardeş yürüten tasarımcı attığı her adımla ses getirmeyi ihmal etmedi. Gucci için tasarladığı ilk koleksiyonda erkek ve kadın mankenleri birbirinin tıpatıp aynısı olan ipek bluzlar, kırmızı dantel üstler, takım elbiseler ve kürklü terliklerle podyuma çıkararak modada cinsiyet sınırlarını zorlamak isteyen bir tasarımcı olacağının mesajlarını vermişti Michele. Sekiz sene süren macerasında da bu arayışını hız kesmeden devam ettirdi. Bu koleksiyonla Gucci’ye halen en iyi satış getiren ürünlerinden biri olan kürklü terlikleri hediye eden ve markanın kar marjını neredeyse iki katına çıkaran tasarımcı, son dönemde markaların en çok aradığı genç tüketiciyi de Gucci logosuna bağlamayı başardı. Bu başarılı kariyerin ardından Kering Grubu’ndan gelen ayrılık kararı ise uzun dönem büyüme rakamlarına bakıldığında birkaç imza parçanın markanın başarı grafiğini sürdürmeye yeterli olmadığının kanıtı olarak yorumlandı. Dev bir lüks moda grubu olan Kering bünyesindeki diğer markalara kıyasla büyüme oranı halen yetersiz kalan Gucci’nin yeni bir soluk alabilmesi için verildiği düşünülen bu karar, sosyal medyada karşılıklı olarak paylaşılan uzun teşekkür ve iyi dilek mesajları ile duyuruldu.
Geçtiğimiz sene beklenmedik bir hamleyle Bottega Veneta kreatif direktörü Daniel Lee’yi görevinden alan Kering CEO’su François-Henri Pinault, oldukça başarılı bir grafik sergileyen markada yarattığı bu değişimden dolayı eleştirilmiş ancak Lee’nin yerine gelen Matthieu Blazy’nin hızlı başarısı tüm eleştirilerin kısa zamanda övgüye dönüşmesini sağlamıştı. Kendi bakış açısını ve kimliğini Gucci’ye yansıtan ve marka için ilk görüşte tanınan pek çok imza parça yaratan Michele adına verilen bu karar da aynı şekilde sorgulanıyor olsa da, tüm dikkatler boş kalan koltuğa kimin oturacağı ve Pinault’nun bu sefer de haklı çıkıp çıkmayacağında.