AŞİNA – ASHIMA KUMAR
Sanatçı Ashima Kumar, “aşina” kelimesinden yola çıkarak “Rhythm of the Unseen” (Görünmeyenin Ritmi) isimli bir çizim yaptı. Geleneksel, aşina olduğu tekniklere kişisel yorumunu kattı.
Bu kelimeyi en son ne zaman kullandınız?
“Aşina” kelimesini işimin merkezinde olduğu için sık sık kullanıyorum. Sanat pratiğimde lotus çiçeği, koi balığı ve turna kuşu gibi köklerime ait tanıdık biçim ve formları araştırıyorum. Bu geleneksel motifleri sadeleştirerek hem tarihle hem de ortak kültürel belleğimizle bağ kuruyorum. Aynı zamanda insanın kendisiyle ve doğayla ilişkisini irdelememe imkân veren daha derin bir sembolik anlam da taşıyorlar.
Bu kelime sizde nasıl bir duygu uyandırıyor?
“Aşina”, bende güçlü bir nostalji ve ev hissi uyandırıyor. Mirasımın izlerini taşıyan, çocukluğumdan beri gözümün aşina olduğu kültürel motifleri hatırlatıyor. Sanatımın temeli de tam olarak bu tanışıklık duygusundan geliyor.
Bu kelime sizinle ve pratiğinizle nasıl buluşuyor?
Çalışmalarım geleneksel tekniklerle kişisel ifademin bir buluşması. “Rhythm of the Unseen”, Shodo kaligrafisinin ritmik fırça darbelerini mirasımdan tanıdık motiflerle bir araya getiriyor. Kullandığım ince desenler Hint halk sanatından geliyor. Akışkan kaligrafik çizgiler ise uçuş hâlindeki bir turnayı, yani dönüşümün tanıdık sembolünü çağrıştırıyor. Merkezdeki altın daire ise hem doğu hem de batı felsefesinde aşina olduğumuz sonsuzluk ve dengeyi temsil eden bir odak noktası.
Bir sonraki konuğumuza hangi üç kelimeyi iletmek istersiniz?
Sezgi, dönüşüm, uyum.
Ashima Kumar’ın Sanatsal Pratiği
Ashima Kumar’ın pratiği, klasik ve çağdaş unsurları büyüleyici bir uyumla bir araya getiren, Hindistan’daki köklerine ve Japon estetiğine duyduğu hayranlıktan beslenen bir üretim alanı. Kumar, insanın doğayla kurduğu bağı detaylara ve kendine has bir görsel dile yaslanarak araştırıyor. Tekniği, geleneksel Shodo kaligrafisinin zarafetini Güney Asya motifleriyle birleştiriyor; bu klasik temeli modern yöntemlerle bütünleştiriyor.
Sanatçı, çoğu çalışma sürecine tanıdık formları dokuların içinden seçerek ritmik ve spontane fırça hareketleriyle başlıyor. Bu formlar onun görsel dilinin temelini oluşturuyor. Işık ve gölge oyunları, renklerin uyumu, karmaşık desenler ve ifade yüklü fırça darbeleri sanatının temel taşları.







