“HEM VARMIŞ HEM YOKMUŞ GİBİ” SERGİSİ İÇİN SON GÜNLER

Halil Vurucuoğlu’nun, eserlerini üretirken ortaya çıkan kâğıt atıklarını dönüştürerek yarattığı yeni eserlerinden oluşan “Hem Var Hem Yokmuş Gibi” sergisini kaçırmayın.

Kâğıt kesme ve katmanlarını yırtma tekniğiyle resim ve heykel üretimini uzun yıllardır geliştiren çağdaş sanatçı Halil Vurucuoğlu’nun “Hem Var Hem Yokmuş Gibi” isimli kişisel sergisine Anna Laudel Gallery ev sahipliği yapıyor. Basın ön izlemesinde bir araya geldiğimiz sanatçı, sergisinin iç yüzünü Sanayi313 PAPER ile paylaştı.

Serginin çıkış noktası, Gümüşhane’de define kazısı yapılırken kurumasına sebep olunan 12 bin yıllık Dipsiz Göl. Vurucuoğlu, doğa ve çevre üzerindeki insan faktörünün yaşadığımız ekolojik krize etkisini araştırarak üretimini farkındalık yaratma yönünde kurguluyor. Yok olan ve yok edilen doğa gerçeklerine atfettiği sergisinde Dipsiz Gölden esinlendiği “Varoluş”, “Yokoluş” ve “Arasında” olarak tanımladığı üçleme yer alıyor.

Üretimlerinin hammaddesi olan kâğıdı ne denli tükettiğinden yola çıkarak atık kağıtlarından kâğıt hamuru üretiyor. Sadece günlük hayatında kullandığı kâğıtları dönüştürdüğünü belirten Vurucuoğlu, heykel ve resimlerini olabildiğince az tutkal kullanarak; sirke, tuz, karbonat gibi doğal malzemelerle birleştiriyor. “Basit ama kompleks bir malzeme” olarak tanımladığı kâğıdı, yırtma tekniğiyle birleştirdiğinde hem daha manalı hem daha özgürleştirici bir yönden ele alabildiğini eserlerinde gözlemleyebiliyoruz. Bütünün yok olduğu parçalama aşamasından sonra yeni başka bir bütün meydana getiriyor, bir nevi kâğıdın reenkarnasyonu. Çevre hassasiyetiyle yola çıkan sergilerin çoğu zaman karamsarlığa daha yakın olduğunu görebiliriz. Bu noktada Vurucuoğlu’nun ağaç mantarlarından esinlenerek ürettiği heykelleri, izleyenlere umudun varlığını temsil edercesine serginin son adımında karşımıza çıkıyor. Ağaç mantarlarının dönüştürücü ve iyileştirici etkisinden ilham almış.

Pastel renklerle bezeli, yırtma tekniğinin etkileyiciliğiyle dolu “Hem Var Hem Yokmuş Gibi” kesinlikle görülmeye değer. Bahar aylarına geçiş niteliğinde olan sergiyi 22 Nisan 2022 tarihine kadar Anna Laudel’de ziyaret edebilirsiniz.