Oyuncu Bir Tarih Okuması
Yaptığı büyük ölçekli enstalasyonlarla tanınan; mimari yapılar ve kamusal alanlarla olan ilişkimizi değiştirmekten keyif alan ünlü sanatçı Steve Messam bu kez de “These Passing Things” sergisiyle tarihle ilişkimize oyuncu bir yaklaşım getiriyor.
UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan 300 hektarlık Fountains Abbey ve Studley Royal ziyaretçileri bugünlerde, geçmişin günümüzde kendini muzip bir şekilde gösterişine şahit oluyorlar. Parkta açılan ve “These Passing Things” adını taşıyan sergide Steve Messam imzası taşıyan üç enstalasyon ziyaretçileri peyzaja ve tarihi yapılara farklı bir gözle bakmaya davet ederken; ait olmadığımız alanlara, dönemlere katılımcı olma imkanı sunarak bugün bile uzaklaştığımız kentsel mekana yakınlaşma ihtimalimizi arttırıyor.
“These Passing Things”da yer alan üç enstalasyon dan biri “Drifted”; Fountains Abbey ve Studley Royal içerisinde yer alan kanala bırakılan 12 piramitten oluşan iş, parkın tasarımcısı John Aislabie onuruna yapılmış fakat günümüze ulaşmayan piramitlere bir gönderme. Aislabie’nin oğlunun; 1742 yılında hayatını kaybeden babasının onuruna 16 metre yüksekliğinde bir piramit yaptırmak istediği biliniyor; fakat bulunan eskizlere ve planlara rağmen piramitlerin inşa edilip edilmediğine dair bir kanıt bulunmuyor. Piramitler siz geçmişe dair bir kanıt ararken aynı zamanda kanalın üzerinde yeni bir peyzaj deneyimi vadediyor.
Parkta yer alan bir diğer iş “Bridged”. Skell nehrinin üzerinde konumlanan enstalasyon yine bir gizemin peşinde. 18. yüzyılda nehrin üzerinde yükseldiği bilinen fakat günümüze ulaşamayan köprü yine Messam’ın oyuncu ve muzip kimliğinden izler taşıyor.
Serginin en dikkat çeken işi Spiked ise “arada sırada” kendini gösteren bir diğer enstalasyon. The Temple of Piety’nin kolonları arasından sızan şımarık şişme kollar tarihin yeniden canlanma ihtimalini düşündürüyor ve tarihle bir araya gelme ihtimallerini sorgulatıyor.
Geçmişe çarpıcı bir kapı açan “These Passing Things” Fountains Abbey ve Studley Royal’da sonbahara kadar görülebilir.