Soru ve Cevaplarla CI Bloom
Contemporary İstanbul, yepyeni bir fuarla Tersane İstanbul’da.
İstanbul’un en yenisi CI Bloom, Contemporary İstanbul’un sadece Türkiye’deki çağdaş sanat galerilerini radarına aldığı bir seçkiden oluşuyor. Haliç’in kıyısında, Tersane İstanbul’da gerçekleşen fuarda, tarihi dokunun çağdaş sanatla füzyonunu izliyoruz.
Contemporary İstanbul, 15 Mayıs akşamına kadar gezebileceğiniz CI Bloom fuarı ile şehrin enerjisini yoklarken her yıl gerçekleşen geleneksel CI fuarının 17. edisyonu için de ısınma turları yapıyor.
Biz de fuar devam ederken, Zilberman Gallery’nin kurucusu Moiz Zilberman’a ve Öktem Aykut Galerinin kurucu ortağı Doğa Öktem’e seçici kurul deneyimlerini sorarken genç koleksiyonerlerden ve aynı zamanda Contemporary İstanbul Danışma Kurul üyesi olan Emirhan Elkörek’e CI hakkındaki düşüncelerini sorduk.
Moiz Zilberman, Zilberman Gallery Kurucusu
CI Bloom seçici kurulunu oluşturan sanat profesyonellerinden birisiniz. Türk çağdaş sanat galerilerini seçerken kararınıza yön veren en önemli unsurlar neler oldu?
Çağdaş sanatın günümüzdeki düzeyine ve içeriğine uygun işleri belirli bir sanatsal çizgi içinde gösteren ve sanat dünyasının ve iş hayatının etik prensiplerine uygun davranan Galerileri seçmeye çalıştım.
CI Bloom fuarının gerçekleşeceği tarihi Tersane İstanbul’un organizasyon üzerindeki etkilerini nasıl değerlendirirsiniz? Sizin de içerisinde olduğunuz seçici kurulun bu tercihe bir katkısı oldu mu?
Seçici kurulun mekân seçimi konusunda bir tercihi veya katkısı olmadı. Tersane İstanbul’un konum avantajı ve binanın özelliklerinin getirdiği sınırlamalar alanın hâlen inşaat alanı olmasının muhtelif pozitif ve negatif etkileri oldu.
CI Bloom fuarında “Görmeden geçmeyin!” dediğiniz bir eser var mı? Neden size böyle
hissettirdiğinizi paylaşır mısınız?
Fuara katılan bir galerici olarak bu soruya cevap vermemem daha doğru olur.
Doğa Öktem, Oktem Aykut Galeri kurucu ortağı
Contemporary İstanbul Bloom için galeri seçimlerini yaparken en çok dikkat ettiğiniz unsurlar neler oldu
Galerilerin programları (temsil ettikleri sanatçılar, düzenledikleri sergiler, varsa odak alanları…), fuara katılma devamlılıkları, önceki fuarlarda yaptıkları sunumlar, güncel sanata olan yaklaşımları ve katkıları
Uluslararası platformda Contemporary İstanbul’u nasıl değerlendirirsiniz? Objektif bir göz ile bu konu hakkındaki yorumlarınızı alabilir miyiz?
Güncel sanat alanında konumu gereği fuarlara katılma veya ziyaretçi olma alışkanlığı olan çoğu kişinin Contemporary İstanbul’u bir şekilde merak ettiğini düşünüyorum. Ne var ki, bu merakın fuarın performansına yeteri kadar katkı verecek bir etkene dönüşmediğini de görüyorum. Elbette buraya özgü -bazıları dönemsel olan- politik, coğrafi, ekonomik şartların getirdiği zorluklar da var. Bir yandan da İstanbul’un her daim ilgi çekici oluşunun getirdiği koşulsuz bir cazibe var. Contemporary İstanbul’un bu avantajı her sene daha iyi değerlendirmeye çalışıp, zorlukları da azaltmaya yönelik girişimler yaptığını biliyorum. Fuarın sanatsal kalite bakımından kendini yukarı çekmeye öncelik vermesi, dünya güncel sanat ortamından göreceği ilgiyi artıracak temel unsur olacaktır.
CI Bloom fuarında ‘Görmeden geçmeyin!’ dediğiniz bir eser var mı? Neden size böyle hissettirdiğini bizimle paylaşır mısınız?
Renée Levi’nin standımızda yer alacak soyut resimlerine dikkat çekmek isterim. Renée, İstanbul doğumlu, kariyerini çocukluğundan beri yaşadığı İsviçre’de inşa eden ve Avrupa’da son yıllarda çok önemli bienal ve müzelerde işleri gösterilen bir sanatçı. En son İsviçre Parlemento Binası’nın cephesi için açılan yarışmayı Renée’nin seramik yerleştirme önerisi kazandı. Eylül ayında galeride yapacağımız solo sergisi öncesinde ufak ebatlı birkaç işini Contemporary İstanbul’da gösterecek olmaktan heyecan duyuyoruz.
Emirhan Elkorek, Contemporary Istanbul Genç Danışma Kurul üyesi
CI Bloom fuarının Türkiye çağdaş sanata katkısını nasıl değerlendiriyorsunuz?
CI Bloom Çağdaş Türk Sanatı için çok pozitif bir gelişme oldu. Daha önce de Step Fuarı ile bütçesel olarak erişilebilir genç sanatçıların eserlerinin gösterildiği fuarlar olmuştu ancak CI Bloom hem seçkisi hem yaz tatiline girmeden önceki zamanlaması hem de mekânı olarak Step Fuarına kıyasla çok daha heyecan verici. Sanat fuarları açısından ciddi bir eksikliği olan ülkemize yeni bir soluk getirmesi adına güzel bir heyecan oldu.
Contemporary İstanbul Genç Danışma Kurulu üyesisiniz. Contemporary İstanbul kapsamında son zamanlarda hangi etkinliğe katıldınız. GDK etkinliklerinin size katkılarından biraz bahseder misiniz.
Hem CI hem de vakıf bünyesinde yıl boyunca yurtiçi ve yurtdışında farklı etkinlik ve sergiler düzenleniyor. Sanatseverleri ve sanat dünyasını bir araya getirmek adına bu etkinlikleri önemli buluyorum. En son CI Vakfı tarafından Fişekhane’de düzenlenen Canan Tolon’un 1997’de yayınladığı kitabı ile aynı adı taşıyan mekânsal enstalasyonu Limbo adlı sergiyi gezme fırsatım oldu, yaşamın döngüsünü merkeze alarak sanatseverleri yaşam ve ölüm gibi zıtlıkların da içinde bulunduğu bir yolculuğa çıkarıyor sergi.
‘Görmeden geçmeyin!’ dediğiniz bir eser var mı? Neden size böyle hissettirdiğini bizimle paylaşır mısınız.
Tabi ki görmeden geçmeyin diyebileceğim çok fazla galeri ve sanatçı var ancak Ardan Özmenoğlu’nun yeni eserlerini ve İnci Eviner’in yeni galerisi ile katılacağı son dönem işlerini heyecanla bekliyorum. Sanırım bu aralar Türk kadın sanatçılar sahip oldukları farklı bakış açıları ile benim daha fazla ilgimi çekiyor.