SIĞINAĞIN İÇİNDE SANAT

Ham bırakılmış, bütün fazlalıklarından arınmış buram buram tarih kokan bir yapı. Sanırım böyle bir fırsatım olsa, burada yaşayamazdım. Ama onlar yaşıyorlar. Christian ve Karen Boros; cesur, radikal ve mizah anlayışları yüksek bir aile. Yarattıkları bu “cool” yaşam tarzı, Christian Boros’un sanat tutkunluğunun yanında vizyoner kişiliğini de ön plana çıkarıyor. Hikayelerini ilk araştırdığımda bunca yaşanmışlık ile iç içe olmanın nasıl bir his olduğunu merak ettim. Sığınak konuşabilseydi kimbilir neler anlatırdı.

Christian ve Karen Boros’a ait, galeriye dönüştürülmüş sığınakta çiftin kişisel koleksiyonları sergileniyor. Galerinin yüzü haline gelmiş 2. Dünya Savaşı dönemine ait binanın mimarisi ve tarihi en az içindeki eserler kadar merak uyandırıyor.

Savaş Sığınağı, Mitte Berlin. Boros Fotoğraf Koleksiyonu, Noshe.

1964 Polonya doğumlu sanat koleksiyoneri Christian Boros Köln’de büyümüş. Her zaman sanata ve görselliğe ilgisi olan Boros, üniversite eğitimini Almanya Wuppertal Üniversitesi, İletişim Tasarımı bölümünde tamamlamış. Boros, küçük yaşlardan kendini arayanlardan. Okul hayatı boyunca kendi kendine yetmek için çalışmış. 25 yaşında kendi şirketini kuran girişimci, 2019 yılında Artnews Gazetesinin ilk 200 koleksiyoner listesinde yer almış. Sanata olan merakı ve koleksiyonerliğinin yanı sıra, bir reklam ajansı ve Distanzverlag isimli yayın evinin de sahibi olan Boros, sanatçı olamayacağını anladığı gün koleksiyoner olmaya karar vermiş. Asıl mesleği reklamcılık olan Christian Boros, şehrin batısında bulunan şirketi sebebiyle sürekli seyahat ediyor.

Karen Lohmann ile tanışmaları yine sanat vesilesiyle olmuş. Yolları kesiştikten sonra sahip oldukları birikimlerini sergileyebilmek için bir alan aramaya başlamışlar. En önemli kriterleri, enteresan ve farklı hikayesi olan bir yer bulmak olmuş. İki yıllık arayışın sonunda, 2. Dünya Savaşı döneminden kalma 1943 yılında inşa edilmiş sığınağı bulmuşlar. Sığınak Adolf Hitler’in emri üzerine mimar Karl Bonatz tarafından yapılmış; beş katlı, 18 metre yüksekliğinde betondan bir kale. 3000 tren yolcusunun sığınabilmesi için inşa edilmiş simetrik bina; cezaevi, eski savaş sığınağı, meyve deposu ve gece kulübü olarak kullanılmış.

Katja Novitskova, Aktivasyon Örüntüsü. Boros Fotoğraf Koleksiyonu, Noshe.

Christian Boros tarafından 2003 yılında satın alınan binanın renovasyonu ve kurgusu en az bina arayışları kadar uzun sürmüş. Christian Boros eşi ve oğluyla beraber, galeriye dönüştürülmüş dört duvar binaya gönderme olarak Mies Van der Rohe stili dikey cam pencerelerle çevrili dairesinde yepyeni bir yaşam tarzı deneyimliyor. Bina mimarisinin dönüştürülmesini Londra White Cube renovasyon projesi ile ünlenen Casper Mueller Kneer mimarlık firması üstlenmiş.

Boros çifti, labirent koridorlardan, çıplak betonlardan oluşan beş katlı galeri alanını ve çatı katındaki sıra dışı dairesinin tasarımını ise Berlinli mimarlık firması Realarchitektur’a teslim etmiş. 2007 yılına kadar süren renovasyonda Jens Casper, Petra Petersson ve Andrew Strickland imzası var. Cam duvarlarla çevrili çatı katındaki rezidansları 550 metrekarelik bir alandan oluşuyor. Christian Boros aldığı eserlerinin bazılarının ölçülerinin bir evde sergilenmeye uygun olmadığından yakınıyor. Yaşadıkları çatı katında koleksiyonlarına ait tüm parçaları seyretme ve onlarla beraber yaşama fikri çifti mutlu ediyor. Transparan yapısı ile adeta bir sanat akvaryumuna benzeyen dairelerinde, ABD’li sanatçı Elizabeth Peyton tablolar ve çığır açan sanatçı Olafur Eliasson enstalasyonları başı çekiyor.

He Xiangyu. Boros Fotoğraf Koleksiyonu, Noshe.

Bu kurguda, Boros’un 1990 yılından günümüze kadar topladığı kişisel çağdaş sanat koleksiyonu sergileniyor. Yekpare sergi alanında, Danh Vo, Elizabeth Peyton, Wolfgang Tillmans, Ai Weiwei, Thomas Ruff, Klara Lidén, Anselm Reyle, Tobias Rehberger ve Olafur Eliasson başta olmak üzere pek çok çağdaş sanatçının işleri bulunuyor. 2008 yılında ilk kalıcı sergisini açan galeri koleksiyonun bu bölümünde heykeller, enstalasyonlar, ışık ve performans işleri sergilendi. Dört yıl içinde bu büyüleyici gösteri ziyaretçi akınına uğramıştı. 2012 yılında gerçekleşen ikinci sergide ise Boros koleksiyonundan 23 sanatçının 130 farklı işi sanatseverlerle buluştu. 2018 yılında ‘Boros Collection Bunker 3’ adıyla bir başka Boros koleksiyonu sergisi gerçekleşti.

Bu geniş koleksiyonu gezmek öyle kolay değil, ağır çelik kapısının ardında bir seferde sadece 12 kişi ağırlıyorlar. Şehrin göbeğinde, sanatla dolu bir binanın tepesinde yaşamak imkansız gibi görünse de Christian Boros idealist kişiliği ile hayalini gerçekleştirmeyi başarmış.

www.sammlung-boros.de