CEVİZ
Eylül başında pazar tezgahlarında kabuklu taze cevizleri görmeye başladığımdan bu yana, hangi ağaç, hangi meyve ya da sebze bir ceviz ağacının faydasına sahip olabilir diye düşünmeden edemiyorum. Cevizin kendi başına lezzeti, dokusu, Türk mutfağının hemen her yerinde kolaylıkla kullanılabilmesi yetmezmiş gibi ceviz ağacının gövdesinden en kaliteli mobilyaların, tasarım ürünlerinin ve müzik aletlerinin yapılabiliyor olması insanı heyecanlandırıyor. İnsan sağlığına katkısı ise saymakla bitmiyor; içerdiği yağ miktarına rağmen tokluk hissini artırdığı için diyetlerde sık sık kullanıldığı gibi, kolesterol, kalp, şeker, kanser hastalıklarının tedavisi ile ruh ve beyin sağlığına olan destekleyici katkısı her zaman sofralarımızda olan cevizi baş tacı etmeye yetiyor.
Ceviz, doğru saklandığında uzun ömürlüdür ve ticari olarak kolay ulaşılabilir olması nedeniyle her evin mutfağında mutlaka yer alır. Ev baklavasının vazgeçilmezidir. Taze incir ve taze ceviz ikilisi ile harikalar yaratılabilir, en lezzetli mezelerin içinde her zaman vardır ama bence en güzeli annemin sıkça yaptığı Amasya yöresine ait cevizli çörektir ki, fırından çıkınca etrafa yaydığı kokuyla mest olur soğumasını beklemeden tepsiyi bitirirdim.
Doğanın sonsuz sandığımız nimetlerinin en önemlilerinden olan ceviz ve ceviz ağacının kıymetini bilmek, belki bu ufacık yazıyla hatırlamak, doğada yaşayan canlı ve cansız tüm varlıklara sahip çıkmak, onların bizim hayatımızın sebebi olduğunu unutmamak gerek.
Afiyet ve sağlıkla…